ÖLMEK NE DEMEK?
Çocukların bir kısmı okul öncesi dönemde bu konu hakkında sorular sormaya başlarken bir kısmı ise hiç sormayıp konuşmayabilir. Çünkü çocuklar bu yaşlarda genellikle en az bir kez sokakta ölmüş bir hayvan görmüş, televizyonda bir ölüm haberi duymuş, bir kitapta ölümden bahsedildiğini dinlemiş ya da oyunlarında ölümü canlandırmıştır. Çocuklar biz farkında olduklarını düşünmediğimiz zamanlarda aslında yavaş yavaş ölümü tanımaya başlarlar. Dolayısıyla öncelikle anne-babanın bu konuda konuşmaya hazır hissetmesi ve “bu konu hakkında konuşmakta bir problem yok” mesajını vermesi önemlidir. Bunu takiben de çocuk bir soru sorduğunda dikkat edilecek en önemli detay “varsaymamak”, ne sorduğunu, neyi öğrenmeye çalıştığını ve bu konuda ne bildiğini iyi anlamak ve o sırada neyi soruyorsa ona yönelik az ve öz bilgiyi vermek olmalıdır.
5 yaşından küçük bir çocuk ölümün hayatın sonlanması anlamına geldiğini kavrayamaz, ölen kişinin bir gün geri geleceğini düşünür. Yaşlı insanların ölebileceğini bilir ama genç birisinin ölebileceğini fark edemez bunun nedeni ise soyut düşünme becerisinin gelişmemiş olmasından kaynaklanır.
Ölümü uykuya benzetmek, çocuğun ölen kişinin uyanıp geri geleceğine düşünmesine neden olur. Aynı şekilde bir yolculuğa çıktı demekte çocukta ayrılık endişesi yaşamasına neden olur.
7 yaş üzeri olan çocuklar için daha çok somut kavramlar ile anlatılmalı.
Çocuğun. Ölüm kavramını nasıl anlayacağı ölüme nasıl tepki vereceği ebeveyn tutumları ile şekil almaktadır.
Her çocuk yaş dönemine uygun tepkiler vermeyebilir, hepsi ayrı bir bireydir geçmiş deneyimleri farklıdır. Bazen bir çocuk sürekli ağlayabilir bazısı hiç ağlamaz hayatına devam edebilir.
Acılarını bastırmaları yok saymaları, kendisinin güçlü olmasını istemek çocuk için olumsuz duygulara yol açabilir.
Ölüm sonrasında çocuğun ölümle ilgili soru sormasına fırsat verilmeli .”Öldü yerine Gitti” eylemi kullanılmamalıdır.
Hastalık ve beklenen bir ölüm çocuğa nasıl anlatılır?
- Çocukların ağır bir hastalığa şahit olması zor bir durumdur. Sorduğu her soruya mutlaka cevap verilmelidir. Kritik sorularda örneğin; Dedem ölecek mi? gibi sorulara gerçekçi ve dürüst cevaplar verilmelidir. Böyle bir soru ile karşılaşıldığında cevabı bunu bizde bilmiyorum, iyi olması için doktorlar yardımcı oluyor cevabı verilmelidir.
Ani bir ölüm çocuğa nasıl anlatılır?
- Okul öncesi dönem çocuklara hemen söylenmemesi çok daha faydalı olur. O kişinin hastalandığını, ameliyat olabileceği gibi ifadeler ile sürecin 1 hafta kadar uzatılması çocuğun kendisini hazırlamasına olanak sağlar.
Çocuğa açıklamayı kim yapmalı?
- Ne kadar çok psikolog önerisi yapılsa da çocuklara bu açıklamayı çocuğun güven duyduğu kişi yapmalıdır. Sonrasında ise bir destek alınması gerekmektedir.
Çocuğa ölümü açıklarken ne demeli? Ne dememeli?
- “Allah onu çok seviyordu, aldı cennete gitti” gibi ifadeler çocukların kafasını daha çok karıştırır, gerçeklikten uzaklaştırır, anlamlandıramaz.
- “O artık uyuyor bir daha uyanmayacak” gibi cümleler kullanılmamalı uyku korkusuna yol açabilir.
- Küçük çocuklara yapılabilecek en uygun açıklama; uzun bir yolculuğa çıktı ancak bizim bildiğimiz yolculuk değil bir daha geri gelmeyecek ama seni her zaman çok sevecek şeklinde olmalıdır. Ancak bu açıklama 8-10 yaşlarına gelene kadar olmalıdır.
- Ölümü hastalık ya da yaşlılıkla ilişkilendirmeyin. ‘Dünyadaki tüm canlıların bir yaşam süresi olduğunu, yaşam süresi bitince ölündüğünü’ söyleyin.
- Ölen kişilerin gömülmesi bu yaş grubundaki çocukları zorlayıcı bir bilgidir. Dolayısıyla sorduklarında mezarlıkları ‘ölen kişileri hatırlamak için isimlerini yazdığımız taşların olduğu yerler’ olarak tarif etmek ve çocukları okul öncesi dönemde bir cenaze törenine götürmemek daha uygundur.
- Çocuğun sorularını geçiştirmek ve tatmin edici olmayan cevap verilmemeli.
- Abartılı ve ayrıntılı açıklamalar yaparak kafa karıştırmamalı.
- 5 yaştan küçük bir çocuğa “Ölüm gözleri ile göremeyeceği bir yerde olmaktır.” denilmeli.
Ölmek ne demek?
- Yaşamın ne anlama geldiğini çocuğunuz ile konuşun ne bildiğini öğrenin, sonrasında insanlar yaşarken nefes alır, yemek yer, koşar ancak artık ölen kişiler bunları yapamaz gibi örnekler ile açıklama yapılabilir. Çocuklara ölümü anlatırken ölümün yaşamın sonu olduğu ve ölen kişinin hiçbir şekilde geri dönmeyeceği, ölümün vücut fonksiyonlarının durması anlamına geldiği (yani ölenin artık göremez, duyamaz, dokunamaz, koklayamaz, yiyemez, hissedemez ve hareket edemez olduğu) şeklinde ölümü somuta indirgemek gerek
- EN ÖNEMLİSİ: aslında her sorunun sizin ölüp ölmeyeceğinize ve kendisine ne olacağına dair bir soruyu içerdiğini unutmayın. Bu konuda ona sakince güvence verin “ben yanındayım, buradayım, ben seninle uzun yıllar birlikte olmayı, uzun yıllar yaşamayı planlıyorum” deyin.
Bazen çocukların gerçekten ne sorduklarını “duymak” kolay olmayabilir. Bazen ne sorduğunu anlamak için sorusuna soruyla karşılık vermek gerekebilir. Örneğin ‘anne biz tekrar mutlu olacak mıyız?’ sorusuna ‘sence tekrar mutlu olacak mıyız?’ diye sorarak onu biraz daha konuşmaya teşvik ederek, yaşadığı duygunun derinliğini ve içeriğini daha iyi anlayabilirsiniz.
Ölen kişiyi hatırlamanın çeşitli yolları vardır. Yeri geldiğinde hatıraları konuşulmalı, resimlerine bakılmalı, onunla ilgili özel bir şey özel bir yerde saklanabilmeli, duygular paylaşılmalı ve anlaşılmalıdır.
- Ölüler toprak altında ne yerler? Karanlıktan korkmazlar mı? Böcekler onları yemez mi? gibi konulardır. Bu sorular aslında çocuk için ölümün bir son, geri dönülmez bir bitiş olduğu düşüncesini kavradıklarını gösterir
TED ESKİŞEHİR KOLEJİ ANAOKULU
PSİKOLOJİK DANIŞMAN VE REHBER ÖĞRETMEN
MERVE ÜSTÜN